Bir Balıkçının Fotoğrafı
Bazen fotoğraf çekmeye bayılıyorum. İzlemekten hoşlandığım anları kaydetmeyi seviyorum. Aylar önce kaydettiğim bu anımda, kapalı bir havada balık tutan değerli bir ağabeyimiz barınıyor. O oltasını attığında adeta kendinden geçiyor. Beklerken ise hiç heyecanlı görünmüyordu. Onunla bir süre muhabbet edince, tecrübenin önemini kavramıştım. Zaten kapalı havada balık avlamaya çıktığı için kendisini ayrıca merak etmiştim. Bu nedenle, birkaç dakikalık sohbet sonrasında işi bildiğini kavramıştım. Kötü havalarda balık tutmak, tutabilen için daha kolaydır. Sanırım, bunu şöyle örneklemeliyim: Kaptan, sakin sularda belli olmaz. Çırpınan bir denizde kaptan olmak daha önemlidir. Tecrübe orada sahne alır.
Kuşlar ve İnsanlar
Kapalı havalarda dolaşmayı çok seviyorum. Yağmur yağdığında dışarıda yürümeyi gerçekten seviyorum. Bir yağmurluk neyimize yetmez ki? Bir de iyi giyinmişsek ne mutlu bize... İşte tam yürümelik ortam oluşmuş demektir. Bu arada, düşünmeden edemeyiz elbette. Yağmur yağınca banklar boşalır. Uzun bir süre onlara kimse oturmaz. Hava zaten kapalıdır. Kapalı havalarda az sayıda insan dışarıda olur. İşte tam bu zamanlar, fotoğraf çekmek için ideal anlardır. Kime göre mi? Bana göre elbette. İşte bu vakitlerde dışarıda olmaya bayılırım.
Kuşların ekmek kavgasını ise daima merakla izlemişimdir. Bu nedenle, bazen onları kaydediyorum. Ekmek azalınca aynı insanların kavgasına benzer davranışlarda bulunuyorlar. Bu durumlara eşlik etmek beni heyecanlandırıyor. Kuşlar ve insanlar, daima ilgimi çekiyor. Benzerliklerini anladıkça aydınlanıyorum.
source
içerik üretimi, Deniz ÇAKMAK tarafından yapılmıştır. Bütün fotoğraflar bana aittir. Pexels üzerinde bulunan fotoğraflarımı ücretsiz biçimde kullanabilirsiniz. Yazılarıma bağlantı vererek faydalanırsanız çok sevinirim. :)