Güvercinler son derece hassas hayvanlardır. Basit sayılacak dışkı pisliklerini saymazsak ki bu hayvanın en doğal davranışıdır, zararsız olmasının yanında son derece yararlı hayvanlardır. Benim bu post için güvercinleri seçmemin özel nedeni Ankara’ da doğup büyümüş olmamdır. Evet Ankara’ nın bir çok yerinde kediler, köpekler, güvercinler ve daha nice hayvan çeşidi görebilirsiniz ama Ankaralılar için özel bir yeri vardır. Şöyle ki birçok merkez noktasında güvercin yemi satan insanlardan buğday alıp güvercin besleyen, yemek artıklarını onların tüketebilmesi için parçalayıp onlara veren insanlar gerçekten çok fazladır.
Burada daha da özele inerek size Ali dayıdan bahsetmek istiyorum. Ali dayı 70 80 yaş aralığında ve kısmen fiziki engelli bir amcamız. Eşi vefat ettikten sonra çocuklarının yanına ya da huzur evine yerleşmek istemeyip kendi imkanlarıyla kendini tam anlamıyla kuşlara adamış birisidir. Ali dayıyı bizim oralarda tanımayan yoktur. Sabah erkenden kaldığı çadırdan yola koyulup akşama kadar sokaklarda kuru ekmek toplar ve bunları kuşlara dağıtır. Ekmekleri taşımak için bir pazar arabası tarzı arabası vardır ve bu arabayı boş gören sanırım henüz olmamıştır. Ali dayı öyle bir bilinç oluşturdu ki insanlar artık ekmeklerini atmak yerine Ali dayı için saklamaktadır. Her gün tonlarca gıdanın israf olduğunu, dünyanın herhangi bir yerindeki insan ve hayvanların açlıktan hastalandığını ya da öldüğünü duymak ve buna rağmen elinden geleni yapmamak çok bencilce bir davranış. Bu dünya bize ve bizden sonra gelen kuşaklara, insan ve hayvan ayırt etmeden, ait.
Böyle bir projede yer aldığım için mutlu olduğumu belirtmek istiyorum ve bu posttan elde edeceğim gelirin tamamı ile sokak hayvanları için harcayacağımın, görselleri sizinle paylaşacağımın sözünü veriyorum. Bu anlamdaki tüm projeler için de aynı tavrı takınacağımı belirtmek isterim.
NOT: Resimleri uzaktan çekmemin sebebi hayvanları ürkütüp yemeklerini bölmek istemememdi fakat pek başarılı da olamadım.