Sessizce dans eden ay ışığının gözleri kapanmıştı. Bir ağaç geldi ve üstünde birikmiş kar yığını ay ışığının üzerine döktü. Ay ışığının göz kapaklarındaki kelebekler uçuştular. Geriye bembeyaz bir yaşanmışlık kaldı gülümseyen kıskanç dudaklarda ve sekteye uğramış uslardan döküldü kelimeler.
You are viewing a single comment's thread from:
Bir süre geçtikten sonra gülümsemeler yerini tatlı yorgunluktan oluşan ekşi duruşlara bıraktı. Ağaç ellerimi bıraktı ve gitti. Dansın verdiği yorgunlutan sanırım; dökülen tar kaneleri eridi. Onlar eridikçe beyazların yerini simsiyah ve kötülük yapmaktan bıkmayan uslar kaldı. Kelimeler de kanelerle kane kane eriyip gitti.