Merhabalar...
Uzun bir aradan sonra tekrardan bir post oluşturmaya karar verdim. Anlatacağım şeyler liseden sonraki hayatıma dayanıyor. Sanırım o zamanlar biraz içine kapanık daha sonrasında bolca çevresi bulunan ve sonu dostlarından hem ayrı hemde kazık yiyen birine dönüşecek kadar acı...
Lise zamanımın ilk yıllarında ortaokulda yaşamış olduğum ağır psikolojik baskı ve sonucunda doğan içe kapanıklık ile başladım bu maceraya. Yeni arkadaşlar yeni çevreler yeni hocalar ve büsbütün değişmiş yeni eğitim ve okul ahlakı. Kazandığım okul ise Burdur USO Anadolu Lisesi'ydi.
- sınıftayken iyi arkadaşlıklar edindim ve 10. sınıfta alan seçmelerinden dolayı bu arkadaş ortamı tahrip aldı ve sınıflarımız ayrılınca artık 3 sene boyunca günün çoğu vaktini beraber geçirebileceğim arkadaşların olması ve bunlar ile bir sınıf olarak beraberce hareket etmemiz bizim her birimizin aynı kafada olmasından kaynaklanıyordu sanırım. 10. sınıfta aldığımız eğitim tüm öğrendiklerimiz dışında yeni öğrenecek konuların fazlasıyla bulunmasıydı. Bu yüzden çok zorluk çektim.
Tabi okul dışında da arkadaşlıklarım vardı elbet. Hem dersaneye gidiyor orada derslere girip arkadaşlar ile sohbet muhabbet hem de elimdeki motorsiklet sayesinde edinmiş olduğum arkadaşlıklar da vardı. Bu motorsiklet sayesinde şehirde düzenlenen ergen gençlerin '' özellikle pegeout kullananlar'' oluşturduğu yarışlar da vardı. Bu yarışlardan iyi para kazandığım zamanlar da oldu haliyle. Yarışlar bahis üzerine kurulu oluyor, yarışacak kişilerin kendi aralarındaki anlaşma ile gerçekleşiyordu. (Örn. Depo fullemesine, anahtarına, hatta kaybedenin motorunu yakmasına kadar...) günler öyle hızlı akıp geçiyordu ki içimdeki canavar her defasında bu heyecandan keyif duyuyordu. Kazalar oluyor vefat eden arkadaşlarımız olunca da kendimizi kahrolmaktan alıkoyamıyorduk.
Bu maceraya bahse girdiğim yarışacak olan arkadaşın kaybetmesinden sonra sözünü yerine getirmemesi sonucu bir kavga ile sonuçlanarak ayrıldım. Kavga sırasında kendi arkadaşlarımın da beni savunmalarını beklerken onlar ne karşı tarafı ne de beni savunmadıkları gibi olaya sadece üçüncü gözden bakarcasına takip ettiler ve onlarla da bu şekilde ilişiğimi kesmek durumunda kaldım.
Size o zamanlardan bir fotoğraf bırakayım :)
Bu fotoğrafı da sevdiğim kıza olan sevgimi göstermek ve hem motorum hem de kendimin beraber tek bir karede olduğu o zamanlardan kalan beğendim bir fotoğraf oldu :)
Gel zaman git zaman 11. sınıfa geçtiğimizde üniversite hayalleri kurmaya başlamış hatta ailemden de bu konuda yavaştan baskı altında kalmaya başlamıştım. Dersanede dersleri takip etmek, okulda derslere girmek eve geldiğimde arkadaşlarla gece dışarıda olmak gibi halen devam eden alışkanlıklarım vardı. Son sınıfa geçtiğimde ise ailem ile motor yüzünden başlayan kavgalar artrak devam ederken üniversite ve aile içerisinde beni anlayacak ya da benim onları anlama gibi bir durum görünmediği için artan bunalım sonucu memleketimden çok daha uzaklara ablamın yanına çoruma makine mühendisliği okumaya karar verdim. Makine mühendisi olmak lisenin başından beri hayalim idi tabi. Son sınıfta gösterdiğim gayret ile ilk senemde kazandım ve Çorum'a ablamın yanına gelerek artık yeni hayat yeni arkadaşlar yeni çevre ve yani bir düzen beni bekliyordu.
Buraya kadar yazımı okuduğunuz için sizlere teşekkür ederim...
Devamını yakında yayınlayaçağım :)
Bu yazı Curation Collective Discord Sunucusunda küratörlere önerilmiş ve manuel inceleme sonrasında @c-squared topluluk hesabından oy ve resteem almıştır.
This post was shared in the #turkish-curation channel in the Curation Collective Discord community for curators, and upvoted and resteemed by the @c-squared community account after manual review.
Congratulations @safakcoban! You received a personal award!
Click here to view your Board of Honor
Do not miss the last post from @steemitboard:
Congratulations @safakcoban! You received a personal award!
You can view your badges on your Steem Board and compare to others on the Steem Ranking
Vote for @Steemitboard as a witness to get one more award and increased upvotes!