Batı uygarlığında 19.yy sonu ile 20.yy başlarında; toplumsal, ekonomik ve siyasal yaşam yeni bir kavramla ortaya çıkar;
Emperyalizm...
Kelime anlamı olarak, en sade haliyle imparatorluk kurma isteğidir.
Kapitalist üretim süreçlerini hızla tamamlayan ülkeler, bir yandan sömürgecilik faaliyetleriyle elde ettikleri bedava iş gücü ve hammadde kaynaklarının ülkelerine aktarılan artı değeri ile göreceli zenginleşirken diğer yandan güçlerini diğerleri üzerinde kullanmaya başlarlar.
Emperyalizm kavramı bu nedenle sömürgecilik ile kol kola yürür...
Zaman içinde tekelleşen kapitalist sistem bileşenleri, emperyalizmin ekonomik sistemi haline evrilir.
16.yy'dan başlayan sömürgecilik faaliyetlerini 19.yy sanayi devrimi ile pekiştiren İngiltere ve Fransa gibi emperyal devletlerin, bölüşümünden pay isteyen Almanya, İtalya ve takiben ABD gibi diğerleri 20.yy başlarında sahneye çıkar.
O sahnede yaşanan savaşların nedeni emperyal bölüşüm kavgasıdır.
Düzenli ordular ve gerilla güçleri eliyle, yerle bir edilen, yurtları işgal altında kalan Meksika'dan Osmanlı Devleti'ne birçok ülke bağımsızlıklarını kazanabilmek için insan üstü gayret gösterir.
Savaşlar sonucu eski sınırlar değişir, yeni ülkeler için yenileri çizilir.
Emperyal sömürgecilik bütün hızıyla esmeye devam eder, temel yaklaşımı ise, söz konusu hedef ülkelerin ekonomik, siyasal, kültürel bağımsızlıklarına engel olmaktır.
Siyasal ya da felsefik kavramların içleri boşaltılır, yerli işbirlikçiler eliyle ve elbette istihbari faaliyetlerle toplumun özenle ! ayrıştırılması, mankurtlaştırılması sağlanır.
Ekonomik olarak bağımlı hâle getirilir, felsefe dünyası, anlamsız tartışmalarla, sabun köpüklerini seyreder, eğitim sistemi düşünce üretiminden uzaklaştırılır.
Türkiye Cumhuriyeti kurucu felsefesi işte bu statükoya karşıdır...
Mustafa Kemal Atatürk'ün ilkeleri, o pek meşhur 6 ok, kurucu felsefenin günlük yaşama yansımasının ilanıdır.
O ilkeleri gerçekten anlayabilirsek bugünü ve yarını daha iyi gözlemleme şansımız olacağı gibi, geleceğe dair hedeflerde isabetli seçimler yapma şansımız da olacaktır.
Söylemlere değil eylemlere göre kimin ya da kimlerin gerçek Kemalist olduğunu fark etmemize de ışık tutacaktır.
I don't want the world to see me.. I don't think they would understand.
Merhaba...
Gönderinizi wordpress eklentisi steempress üzerinden yaparsanız, ilgili uygulamanın botu gelip oy atabilir...Paylaşımlarınızı o şekilde yapmanızı tavsiye ederim
🙏🏻
Yazı için teşekkürler. Ayrıca;
"Söylemlere değil eylemlere göre kimin ya da kimlerin gerçek Kemalist olduğunu fark etmemize de ışık tutacaktır." yazmışsınız.
Benim gördüğüm kadarıyla herkesin tek derdi para olmuş :( Eğitim şart.
Güzel söylediniz her zamanki gibi...
Paranın dert olması değil belki tek hedef olması problem, onur gurur hak gibi kavramlar masal kahramanlarında kalmış maalesef...
Eğitimle düzelecek gibi de değil, bir anlayış problemi, zor işimiz zor.
Katkınız için teşekkür ediyorum, o kadar da yalnız değilim diyebiliyorum sayenizde.
Selamlarımla
Rica ederim.
İşimiz gerçekten zor. Doğru örnek olabilmek için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız.