Okullar çocukların çocukluklarını en çok doludran ögedir. Okulda doğup okulda büyüyor çocuklarımız. Hatta şanslı olanlar okulda evleniyorlar. Lise aşkıyla evlenenler var harbiden. Bizim kuzen evlendi geçenlerde. Okul dönemine boşuna eğitim öğretim dönemi demiyoruz dimi.
Sabah erken kalkmalar haftasonu tatilleri dersler tenefüsler sınavlar iyiler kötüler düşmeler kalkmalar derken bir eğitim öğretim yılı daha bitti. Tatil başladı. Ardından da bayram coşkusu harçlık boncuklu tabanca torpil derken eğlendi çocuklar. Sonra ne mi oldu. Eğitimci ruhlu ailelerin çocukları için karne hediyesi anlayışı başka boyuta geçti. Haydi çocuklar dükkan açmaya.
Genellikle yoksul ailelerin nadiren de varlıklı ailelerin çocukları yaz tatilinin başlamasıyla çıraklığa başlar. Çıraklık için klasik meslekler vardır. Genellikle erkeklerin gönderildiği çıraklık berberde ya da tamircidedir. Ama yine de her meslek dalında bir çırak görebilirsiniz. E bu meslekleri de birileri yapmalı değil mi. Çekirdekten yetişsin.
Düşünceli ailelerin çocukları için muazzam bir eğitim sistemidir bu. Çocuklar pek sevmese de çıraklık döneminde öğrenilen şeyler okulda da aile ortamında da öğrenilmez. Henüz 10 yaşındaki bir çocuğun kendi ayakları üzerinde durmayı öğrenmesinden daha güzel ne olabilir. Bir şeyler kazanmak için çalışmayı, tanımadığı insanlara dert anlatmayı, sorumluluk sahibi olmayı ve daha bir sürü şey çıraklıkla öğrenilir. Yazın tatile çıkan değil de çırak olan çocuklar daha şanslıdır bence.