•”Rastin bir şey mırıldandı. Kısa bir cümleydi. Belki de tek kelime.
Ve hepsi beni alkışlamaya başladı. Gerçekten de bir demokrasideydik artık! Liderler yalanlar söyleyerek yönettiğini sanıyor,halk uyuduğu bütün kanunların kendi iyiliği için konduğuna inanıyor, ülkedeki tek yayın organı olan radyonun spikeri de her şeyi görüyor, ancak deli taklidi yapıyordu!”
•”Ağladım. Hem de istediğim kadar! İnsanın gerçek özgürlüğü buydu. İstediği kadar ağlayabilmek. Belki bir de istediği şeye ağlayabilmek.”
•”Yaşayacağım! diyordum ve karşılığında bir “Daha” geliyordu. Gülüyordum. Bitecekti bütün bunlar! Geçip gidecekti! Burdan çıktığımda okula dönecektim! Her şey değişecekti. Ahad ölmüş olacaktı.Hayata yeniden başlayacaktım. Daha 15 yaşındaydım...”
✔️ Ahad’ın oğlu Gaza’nın hikayesi.
✔️ Babasının mesleği insan kaçakçılığı olan Gaza’nın 9 yaşında başlayıp 24 yaşında son bulan cehennem hayatı. Hem kendine hemde kaçak göçmenlere cehennemi yaşatan Gazanın hikayesi.
✔️Kafanıza vura vura canınızı acıta acıta okunan kitap. Hakan Günday kalemini severek okuyanlardanım ama bu çok başka bir yerde benim için.
✔️Medicis ödüllü.
✔️Ve yakın zamanda sinemaya uyarlandı senaristliğinide Hakan Günday kendi üstlendi izlemenizi öneririm harika oyunculuklar vardı. Kitabı kadar sinema filmide etkileyiciydi.
Listeme ekleyim balım.