It has already become a hazy nightmare, but only a few months ago, we were all stuck inside our homes, avoiding any contact with the outside world, except looking out of our windows.
“If these Windows could talk, what would they tell us?” KesselsKramer, an independent international creative communications agency in Amsterdam, wondered.
They asked Oscar-nominated screenwriter Efthymis Filippou, known for his collaborations with Yorgos Lanthimos in “Dogtooth,” “Alps,” “The Lobster,” and “Killing of a Sacred Deer” and who also co-wrote the Greek film “Pity” with director Babis Makridis, to write a screenplay for the project.
Athens, Greece. © Vasilis Marmatakis.
Şimdiden bulanık bir kâbus haline geldi bile ama daha sadece birkaç hafta önce hepimiz evlerimize tıkılmış kalmış, pencereden dışarı bakmak dışında dış dünyayla ilişkimizi kesmiştik.
Amsterdam merkezli bir uluslararası yaratıcı iletişim ajansı olan KesselsKramer, "Pencerelerin dili olsa ne derlerdi?" diye merak ediyor ve projenin senaryosunu yazması için; "Köpekdişi", "Alpler", "The Lobster" ve "Kutsal Geyiğin Ölümü" gibi filmlerde Yunan yönetmen Yorgos Lanthimos ile yaptığı işbirlikleriyle tanınan ve en son "Zavallı" filminin senaryosunda yönetmen Babis Makridis ile birlikte imzası bulunan Efthymis Filippou ile iletişime geçiyor.
Zurich, Switzerland. © Annika Hänni .
Then they reached out to 62 international artists. It started in Amsterdam, then Greece, then all around the world.
Ardından 62 uluslararası sanatçıya ulaşıyorlar. Proje Amsterdam'da başlıyor, sonra Yunanistan'a geçiyor ve sonunda neredeyse tüm dünyayı dolaşıyor.
Zurich, Switzerland. © Katrin Von Niederhäusern.
These 62 artists each created their own window under the guidance of a small part of Filippou’s script assigned them, as a result, they put together a film and a window collection.
Great idea, isn't it?
Bu 62 sanatçının her biri Filippou'nun senaryosunun kendilerine verilen küçük bir parçasını temel alarak kendi penceresini yaratıyor ve sonuç olarak hep birlikte ortaya bir film ve pencere koleksiyonu çıkarıyorlar.
Süper fikir, değil mi?