son maçlarını da kaybederlerse küme düşeceklerdi, işleri zordu,
çünkü bir hafta sonra lig şampiyonluğuna oynayacak olan takımın
sahasında mücadele edeceklerdi.
maç olmayan günlerde bomboş olan o sahada
bizler top koştururken kümeye
düşecek olan takımın teknik direktörü
dirseğini duvara yaslamış, sigarasını derin
derin çekerek bizi seyrediyordu. tam
sigarasını ağzına götürüp tekrar içine
çekecektiki benim akıl almaz golümü görüp
sigarasını yere düşürdü ve alelacele ayağıyla
ezdikten sonra ıslık çaldı bana, döndüm,
yanına gittim. oyunumu beğendiğini ve
takımın çalışmalarına katılıp
katılmayacağımı sorduktan sonra gelecek
sezon benim takımda iyi işler
yapabileceğimden söz etti. bense onu
gülümsetecek şu sözleri sarfettim "hocam
haftaya küme mücadelenizde bana yer
verseniz". "düşmüşüz olm zaten, girsen ne
olacak, teklifimi unutma, çalışmalara katıl,
seneye kadroda görmek istiyorum seni"
dedi. "hocam ciddiyim, son maçınızda görev
verin bana, madem kaybetmişsiniz öyleyse
ne kaybedersiniz beni denemekle" dedim.
elini omzuma koydu ve gülümseyip gitti...
aradan bir hafta geçti, şampiyonluğa
oynayan takımın sahasında, küme
mücadelesi veren takımın formasını giymiş
orta sahada başlangıç düdüğünü
bekliyorum. karşı takım kendinden emin,
küfürbaz taraftar 10, 10, 10, 10 diye
bağırıyor. nihayet maç başladı, ilk atağı
karşı takım yaptı, geriye dönüp ataklarını
öldürdüm. atak sırası bizdeydi, orta sahaya
kadar paslaşmaları sürdürdüm, orta
sahadan sonra ise bizim takımdan bir tek
adam bulunmadığından sağdan atıp soldan
kaçmalar, bacak arasından atmalar, şekilli
çalımlar derken karşı takımın kalecisiyle baş
başa kaldım, kaleciyi yatırıp 7 metrelik
dikdörtgene yuvarladım topu, karşı takımın
kaskatı kesildi, neye uğradığını şaşırdılar,
birbirlerine kızdılar, gol sevincimizi
yaşadıktan sonra kendi sahamıza geçtik.
maçın 2. dakikasında attığım golü sırasıyla
10, 25, 45, 46, 64, 76, 82, 90+1. dakikada
attığım goller izledi. şampiyonluğa oynayan
takımı 9 - 0 yenerek tarihinin mağlubiyetini
yaşatırken takımı kümeye düşmekten
kurtarmış, teknik direktörün ve takım
arkadaşlarımın omuzlarında bulmuştum
kendimi.
yaz boyu çalıştık, takım oyununu içimize
çektik. gerçek bir takım olma yolunda
doğru istikamette emin adımlarla
yürüyorduk, takımın bana güveni tamdı.
nihayet sezon başladığında namımı
duyanlar başta olmak üzere, stadın her
tarafı doluydu. onlar verdi coşkuyu ben
attım golleri, her gol atışımda bağrına
bastılar beni, rüya gibi bir sezon geçirdik.
22 maçta 334 gol atmıştık, bunların 328'i
benimdi. gazetelerin spor sayfalarının
amatör liglerinde ismim geçiyordu artık, bir
sonraki sezonda üst ligde mücadele
ediyorduk, gücümüzden hiçbir şey
kaybetmemiştik, daha iyi bir performansla
yine şampiyon olduk ve bir üst lige çıktık.
süper lige çıkmamıza bir adım kalmıştı,
keşke zaman su gibi geçseydi, kendimizden
emindik. gün geldi ki süper lige çıktık,
mahalleli çılgın atıyor, mahalle takımı süper
lige çıkmıştı, gül abla fanatik ile röportaj
yapıyor beni çok sevdiğini mahallenin uslu
çocuğu olduğumdan söz ediyordu, yusuf
abinin de ondan aşağı kalır yanı yoktu,
bizim dükkanda çalıştı diyordu. işte gün
geldi, süper ligde ilk maçımız. gözler bize
çevrilmiş, en çok ben merak ediliyorum,
çünkü golleri daima ben atıyorum,
kalecimizden aldığım topu ileri sürüyor,
karşı takımın hepsini çalıma diziyor ve
golleri atıyordum. bu performansımı süper
ligde de sürdürünce ilk maçımızı 15 - 0
kazandık. "süper ligde dökülürler" dedikleri
takım süper lig devini kendi sahasında
tarihi hezimete uğratmıştı.
sayılı fikstürler tez geçer derler, geçti gitti,
hiç gol yemeden her takıma en az 10 gol
atarak ligi şampiyon olarak tamamladık.
gözler artık şampiyonlar ligindeydi, ispanyol
basını, ingiliz basını ve dünyanın diğer
medya kuruluşları benden bahsediyorlardı.
birkaç sene önce küme düşecek amatör bir
mahalle takımını bugün şampiyonlar ligine
taşıyan adam gazetelerin ilk sayfasına
yerleşmişti. başarımı kıskananlar "ahaha
messi, ronaldo çıksın karşısına da görelim"
diyorlardı. işte şampiyonlar liginde ilk
maçımız, rakip porto, yazık oldu ki 17
golümüze karşı bir gol atamadılar.
ilerliyorduk, deliydik, çıldırıyorduk, çıldırttım
takımı. dünya güneşin ve kendi ekseninin
etrafında döne döne tarih yapraklarını bir
bir çevirme görevini bizlere verirken,
şampiyonlar ligi finali geldi çattı. rakibimiz
barcelona'ydı. bayern münih'i evinde 6-0
yenip bizlerle final oynama şerefine nail
olmuşlardı. maç başladı, iniesta ile çavi
paslaştı, messi'ye bir ara pası düşüncesi,
top bende, messi ayağımdan topu almaya
çalışırken hooop pazara, arkasında pike,
ona da bir çalım, çalım üstüne çalım derken
kaleci valdes ile baş başa kaldım. ispanyolca
"brezilyalı ronaldo'nun neyi oluyon" diyip
lafa tuttum, omuzlarını kaldırıp "hiç" dedi,
boşluğundan faydalanıp bacaklarının
arasından kaleye yuvarladım topu,
gooooool. dünya devi barça 1-0 yenikti
mahalle takımımıza, yüzlerinde korku
okunuyordu hepsinin. birbirlerine
kızıyorlardı, aralarına girip "beyler sakin,
sıkıntı yok". diyip topu orta sahaya doğru
yuvarladım. santra ile oyuna başladılar.
henüz şaşkınlıkları ve korkuları dinmemişti
ki topu yine kapıp tek başıma hepsini
çalımlayıp kale çizgisinde topu durdurup
yere yattım ve kafamla vurup golü attım.
mahalle futboluyla dünyayı dize
getiriyorduk, ötesi yoktu artık. şampiyonlar
ligi şampiyonu olduk barcelona'yı 23 - 0
yenerek, tüm goller benimdi, dünyanın
gelmiş geçmiş en iyi futbolcusunu
konuşuyordu herkes...
işte bu düşüncelere dalıp giderken selimiye
spor ile paşabahçe maçının bitiş düdüğüyle
irkildim. maç berabere bitmişti, seyirci yavaş
yavaş ayrılıyordu, ben de ayrıldım, ayrılırken
telefonuma sarıldım, arkadaşı aradım ve
dedim ki "maç alalım mı lan halısahada,
çoktandır oynamıyoruz, 11-12'ye alıyorum,
oynarsın dimi"
Congratulations @furkankorkmz! You have received a personal award!
1 Year on Steemit
Click on the badge to view your Board of Honor.
Do not miss the last post from @steemitboard!
Participate in the SteemitBoard World Cup Contest!
Collect World Cup badges and win free SBD
Support the Gold Sponsors of the contest: @good-karma and @lukestokes
Congratulations @furkankorkmz! You received a personal award!
You can view your badges on your Steem Board and compare to others on the Steem Ranking
Vote for @Steemitboard as a witness to get one more award and increased upvotes!