Resteem ve güzel yorum için teşekkürler. Her şeye karanlık distopik pencereden kötümser olarak bakmak da doğru değil. Toz pembe gözlüklerin bize verdiği o rahatlatıcı konfor alanı da iyi değil. Yapay zekanın bizlere getireceği o kadar çok şey var ki. İnsanlığın (iyi anlamda) varoluşsal durumu yeni baştan yazılabilir. Yapay zeka, her şeyden önce zekadır bir kere. Bir şeyin zekasından söz etmeye başladıysak potansiyel bir bireyselleşmeyi de her an için beklemek durumundayız. Çünkü hür irade konusu gün yüzüne çıkmaya başlayacaktır o durumda. Sizin 'kontrol edilebilir direnç noktası' diye tabir ettiğiniz şeyin, bir nokta mı bir sınır mı, kontrol edilebilir bir şey mi yoksa hiç hissettirilmeden empoze edilebilecek bir şey mi olduğunu hiç bir şekilde bilemeyiz. Buradaki tek şansımız robotların da doğadaki neden-sonuca tabi olacağıdır. Yani önceden tahmin edilebilirlik ya da hesaplanabilirlik gibi bir avantaj elimizde olacaktır. Ama bizi çok çok zorlayacağı kesin. Bu arada bu konudaki filmlerden bahsetmişken lütfen bakınız:
https://www.imdb.com/title/tt0407362/
oooo, bir kaç bölüm izlemiştim cnbc-e zamanlarında, sonra yarıda kalmıştı. abim "bana güzel bir dizi önersene" diye sorduğunda "battlestar galactica'yı izle" demiştim. sonra o hastası oldu çıktı, ben hala daha izlicem.
kontra açıklamalarına da hak verdim, bu tarz yorumlar, soru-cevaplar zihin açıcı oluyor. teşekkürler.