Merhaba dostlar,
Son günlerde, artık sayılı günler kalan 24 Haziran seçimleri ile ilgili birçok video izledim. Bunların bir kısmı, siyasilerin mitingleri, katıldıkları programlar üzerineydi. Ama bir kısmı da seçmenlerin görüşlerinin sorulduğu sokak röportajları oldu. Kimi zaman ülke adına umutlarımızın yeşereceğine inandıran seçmenler gördüm. Kimi zaman, keşke eğitim seviyesi biraz daha yüksek olsaydı diye düşündüğüm insanlarla karşılaştım.
Seçime 10 gün kaldı. 10 gün sonra, bu ülkede geleceğimizin temel taşlarını inşaa edeceğimiz hayati bir seçim var. Bu seçim sadece bizlere değil, ileride doğacak olan çocuklarımızın yaşayacağı bir ülkenin temellerini atacak. Bu ülke, geçtiğimiz yıllarda birçok seçim atlattı. Ama en önemli seçimimiz, bir rejim değişikliğine gitmek zorunda bırakıldığımız başkanlık seçimiydi. Orada, Gazi Mustafa Kemal'in bizlere emanet ettiği Cumhuriyet'i kaybettik. Ancak önümüzde hala daha bir umut olduğunu düşünüyorum.
Önümüzdeki seçimlerde, en çok dikkat ettiğim ve siyasilerden beklediğim vaat: Cumhuriyet rejimine tekrar geri dönülmesiydi. Çünkü bir rejim değişikliği için hala daha bir şansımız vardı. Muhalefet cephesinin vaatlerini dikkatle dinledim. Hem İyi Parti hemde CHP cephesinden, Cumhuriyet rejimine demokratik bir Türkiye'ye tekrar dönüleceği yolunda vaatler dinledim. Ve samimiyetlerine inandım.
Ben şahsen, sol görüşe sahip bir seçmenim. Ancak Meral Akşener'e karşı da ciddi anlamda sempati beslemeye başladım. Açık konuşmak gerekirse, oyumu Muharrem İnce'den yana kullanacağım. Ancak seçim 2. tura kalırsa ve mevcut iktidarın karşısında Meral Akşener olursa, bu sefer de oyumu ondan yana kullanacağım.
İzlemiş olduğum seçmen sokak röportajlarını içeren birçok videoda birşey farkettim. Seçmene soruluyor;
+Oyunuzu kime vereceksiniz?
-Ak Parti
+Peki neden ak parti?
- İstikrar (!)
Sanki hepsi anlaşmış gibi bu cevabı veriyorlar. Peki nedir istikrar? İstikrar, bir konuda süreklilik istemek, mevcut düzende devam etmek anlamına geliyor. Yani iyi anlama gelebileceği gibi kötü anlamda da kullanılabilir. Örneklerimizi çoğaltalım;
+ Doların düzenli olarak artmaya devam etmesi bir istikrardır.
+ Ekonominin her geçen gün kötüye gitmesi bir istikrardır.
+ Eğitim sisteminin her geçen gün kötüye gitmesi bir istikrardır.
+ Düşünce özgürlüğümüzü her geçen gün yitirmemiz bir istikrardır.
+ İşsizlik konusunda her geçen yıl artan oranlar da bir istikrardır.
Bu liste böyle uzaaaarrrr gider. Yukarıda saymış olduğum şeylerin hepsi istikrarın kelime anlamına uyuyor. Peki neyin istikrarı? İstikrar sahiden iyi mi? Yorumlarınızı bekliyorum.
Okuduğunuz için teşekkür ederim.
Bu ülke her zaman Atatürk'ün ilkeleri ile ayakta kalmıştır bundan sonrada bunu en iyi şekilde temsil edecek kişiler başa geçecektir...çok güzel yazı altına imzamı atarım...
Tesekkur ederim kardesim