Konferansın örgütlenmesi ve genel atmosferi
Türk heyeti Türkiye'ye döndü, sonra 23 Nisan 1923 den 24 Temmuz 1924 deki imzaya kadar sürecek 2.dönem başladı. Ve konferans toplam 8 ayda tamamlandı.Mustafa Kemal bu 2,5 ay süre içinde İzmir iktisat kongresini yaptı.Çok önemli 2 mesaj verildi.Türkiye kapitalist batı kampında kalacaktı, kapitülasyonların asla kabul edilemeyeceği dile getirildi.Ayrıca sistemi kendi şartlarıyla tam bağımsız bir üye olarak katılmak istemekteydi.
Konferans çalışmaları 3 ana komisyon halinde yürütülüyordu.Başkanı İngiliz olan 1.komisyon ülke(toprak),askerlik sorunlarını başkanı İtalyan olan 2.komisyon Türkiye de yabancılara uygulanacak rejimi başkanı Fransız olan 3.komisyon da ekonomik ve mali işleri ve Osmanlı borçlarını görüşmekle görevliydi. Yani müttefiklerin her biri kendisini en çok ilgilendiren konuların görüşüldügü komisyona başkan olmuştu.
Konferansın temel çelişkisi şuydu:Müttefikler ‘’Mondrostan geliyoruz’’, Türklerde ‘’Mudanya'dan geliyoruz’’ düşüncesindeydiler.Lozan konferansı hem birinci dünya savaşını hem de Türk Yunan savaşını bitiren antlaşma oldu.Sonuçta ortaya herhangi bir taraf için kesin bir zafer değil bir uzlaşma metni çıkmıştı.
Müttefiklerin doğal üstünlükleri karşısında Türk heyetinin başvurdugu 2 önemli silah oldu:
- Misak-ı Milli
- Batılılaşma
Kabul edilen Bağıtlar hakkında genel bilgi
Konferansta imzalanan bağıtlar paketi 3 çeşit metinden oluşur;
1)Barış antlaşması
2)Barış antlaşmasını bütünleyen sözleşme,anlaşma,bildiri,protokol gibi ek belgeler
3)Türkiye ile kimi batılı devletler arasında alınıp verilen mektuplar
Konferans başında herşeyden önce insancıl önemi nedeniyle Türkiye ile Yunanistan arasında sivil rehinelerin ve savaş tutsaklarının değişimini konu edinen bir anlaşma imzalandı(30 ocak 1923) Aynı gün hem Türkiye hemde Yunanistan için siyasal önemi büyük olan nüfus mübadelesi sözlesmesi imzalandı.
Konferansın önemli konularını ve tarafların genel tutumlarını şöyle özetleyebiliriz.
1)Sınırlar:
SSCB ve İran sınırları konusunda zaten sorun yoktu. Yunanistan orduları gitmişti.İtalya ve Fransayla bir sorun kalmamıştı. İngiltere de İstanbul dışında hiçbir zaman fiilen işgalde bulunmamıştı. Bir tek Trakya ve boğazlar bölgesi müttefik işgali altındaydı. Doğal olarak bu durum konferansta Türk heyeti için bir dezavantajdı. Irak sınırı tartışmaları çok ciddiydi. Ve tıkanma olunca konferans sonrasına ertelendi. Bununla birlikte bu ertelemenin niteliği Musul'u İngiltere'nin bırakmayacağını gösteriyordu. Türkiye'nin amacı maksimum genişlemek değildi, kendine yeterli ve halkı mümkün olabildiğince homojen bir Türkiye isteniyordu.
2)Boğazlar:
Burada Türk tezinden çok İngiliz ve Sovyet tezleri çatıştı.İngiltere boğazlardan geçişin tamamen serbest olmasını istiyordu.Sovyetler ise büyük devletlerin karadenize geçişinin mümkün olduğu kadar kısıtlanmasını talep ediyordu.Türkiyenin bu konuda güçlendirilmesini destekliyordu.Zaten Türkiye Rusya nın konferansa çağırılmasını bu farklılıktan yararlanmak için istemişti.
3)Kapitülasyonlar ve imtiyazlar:
Türkiye için yaşamsal olan kapitülasyonlar konusu konferansın 2,5 ay ara verilmesine yol açmakla birlikte Türkiye'nin istediği biçimde çözümlendi. Fakat bunun karşılığında bir takım ödünler vermek gerekti: Gümrüklerin 5 yıl süreyle arttırılmaması kabul edildi.Ekim 1914 den önce verilmiş imtiyazlar tanındı.Kabotaj hakkı ve imtiyazlar hakkında geçici ödünler verildi.
Keyifle okudum teşekkürler...