Bir kitap | Leylim Leylim #2

in #tr6 years ago

Bu kadar çok şey söyleyebileceğim bir kitap olacağını hiç düşünmemiş; ilk bölümü bitirdikten sonra devamını daha sonra yazmaya karar vermiştim. İşte zamanı geldi..


Bazı satırlarda Leyla'nın telefonda azarladığını veya ona acı sözlerle dolu mektuplar gönderdiğini anlıyoruz. Bazı okurlar, keşke Leyla'nın mektupları bulunsaydı da onları burada okuyabilseydik diyor. Ben bunun olmamasına seviniyorum, okumak istemezdim açıkçası. Bana hep filmlerde etrafındaki herkesin, onun için deli divane olmasına sevinip, histerik kahkahalar atarak evde dolaşan o kızı çağrıştırıyor. Belki de kızdığım için böyle düşündüm bilemiyorum Altan. Hoşlanmadım, sevmedim; belli ki Ahmed Arif'in gözünden bakamadım ona, belki de bakmak istemedim. Hak etmediğini düşündüm galiba. Neyse Ahmed Arif duymasın bunları üzmek istemem. 🙅‍♀️

Senden ayrı ağlanamaz da. Nefes alınır sanılır ama nefes değildir. Sensiz içilemez, sensiz yalnız kalınamaz, dövüşülemez. Sensiz ancak bu kafa taşa çarpılır, müstehaktır.

Şunu da iyi belle, benim için çok mühim olan sana âşık olmak veya âşık olmadığımı bağırıp yırtınmak değildir. Aslolan seni kırmamak, üzmemek ve kaybetmemektir.

Bu sözleri yazarken eminim kendisi de inanmıyordu; ama onu kaybetmeye dayanamayacağı için böyle söylüyordu. Leyla'nın az da olsa yazdığı mektupları, ona acıdığından mı yoksa yazmak istiyor oluşundan mı kaleme aldığından bir türlü emin olamamıştır. Hep bu ikilimde yaşamış; ama yazmaktan vazgeçmemiş, ta ki son mektuba dek..

Dünyaya geldiğime pişman değilim, seni tanıdım çünkü..


Sürgünde olduğu yerden ona hediyeler göndermeyi de ihmâl etmiyor. Zor şartlar altında yaşayıp, inşaatlarda karın tokluğuna çalışmasına rağmen; o yeşil renkli kumaşı göndermiş, bir gün onu giyeceğinin hayalinden bile mutlu olurcasına. Urfa'dan da kahve yolluyor dudaklarını fincana değdirmen beni mutlulandırıyor diyerek. Sanırım kitabı bitirdikten yıllar sonra bile bu cümle aklımdan hiç silinmeyecek..

Mektuplarında yarım mısralı şiirler de gönderir. 'Yorulmazsan, seversen beraberce yazalım; tamamla beni, şiirimde olsun tamamla' diye.. Yarım kalmışlık hissi hiç bırakmaz gölge gibi peşindedir.

Mektup yazmaya ara verdiği zaman sitemleri işitince mektup yazmayışıma alınmış gibisin; bu duygunda içten olduğuna inanabilsem sevinir sonra da kanlı katiller gibi ocağına düşer, bağışlamanı isterdim diyen bir âşık var sonuçta ortada. :)


Bir de mektupların sonlarına kondurduğu 'yarı parçan, yarı canım al beni, senin yine senin, canım' gibi sözler vardır ki onları da anmasam olmaz. :) Mektup yazmaya ve birisinden gelen bu gibi sözleri okumaya iten duygular içinde kalınması, pek de sürpriz olmaz. :)

Hınca hınç mısra doluyum kara ve yeşil fon hepsinde hâkim. Biraz kendime geleyim; mendillerine, bluzlarına, yastığına mısralar serpeyim ha?

Gözlerinden, burnunun üst dudağına düşen fark edilmez incecik gölgesinden öperim canım, öperim ömrüm yaşa. Senin, yine senin..

Diye biten mektubundaki bu tabir çok hoş değil mi? O gölge ondan başkasının aklına gelmemiştir, gelmez de. Mısralar serpilen şeylere dokunmak da.. 👧

Kendi canını acıtmak için söylediği sözler, ağzını bozduğu satırlar, aşkın kollarına düşmüşken dostluk soslu cümleler kurması beni yaralıyordu. İçin kan ağlarken gülümsemeye çalışmak gibiydi..

Böyle şey olabilir mi?
Bir canda iki can yaşamak, mutlak bir çözüm yolu var bunun. Anlat bana, senden bir şeyler ummak..
Umutların en olmazı da bu belki..
En güzeli, en kestirmesi seni olduğun gibi yaşamak oysa. Böyle benzersiz ve paha biçilmez bir dostluğa beni layık gördüğü için Tanrıya teşekkür etmek..

Mektuplarını, gerçekten yaşadığı durumu hayal ederek okuyanlar, şiirlerine de bambaşka bir ruh hâliyle bakacaklardır. Biraz yaralı, biraz gururlu kalbini hatıra getirerek..

Canım benim, bilir misin 'canım' dediğimde içimden canımın çıkıp sana koştuğunu duyarım hep.

Okuduğum müddetçe duygu yoğunluğundan nefessiz kaldığım zamanlar oldu. Biraz da içimin yandığını itiraf edebilirim.

Sevgili canım, mektubunu almayaydım çıldıracaktım. Sana gittikçe daha vuruluyorum. Sonum bu gidişle korkunç. Senden her mektup alışımda adeta devleşiyorum, kudretim sonsuzlaşıyor.

Bazen gözlerim doldu bazen de o çocuksu sevinciyle mutlu oldum. (genelde mektup aldığı nadir zamanlardı)

Leylim merhaba canım, mektubun gecikti yine. Belki de ne yazacağını kestiremiyorsun. Oysa adını yazman yeter. Görünce içim aydınlanıyor, yüzüme şavk geliyor.

Seni mektupla da olsa öpmek büyük şey. Daha bir süreli ve can tadında hem.

Diyen ve aşkın tek kişilik olduğunu kanıtlayan mektupları bir çırpıda okumak kolay değildi.

Her postada uçarcasına ve umutla kutuya bakıp eli boş, boynu bükük olarak döndüğünü anlattığı satırları okudukça; kendi deyimiyle harf harf, hece hece yazdıklarının hesabını vermiş, bu uğurda örsteki demir gibi dövülüp ezilmiş, 'herhal ilerdedir yaşanacak günlerin en güzelleri' diyen bir adamı karşınızda canlandırmak acı vericidir.

Kitabı okurken bu şarkı çalıyordu kulağımda. Bazı şarkılar sanki bazı kitaplar için ete kemiğe bürünmüş gibi gelir. Bu da onlardan biri işte. 🙆‍♀️

senin aşkın bana yeter
a leyli leylim
ayrılık ölümden beter
a leyli leylim

nazlı yârim ele gitmiş
a leyli leylim
böyle aşkın dermanı yok
a leyli leylim

31 Aralık 1956'da yazdığı ve sf 162'de okuduğumuz mektuptaki cümleler gibi yaralayan, başka bir şey okumadım desem yalan olmaz. Belki de Ahmed Arif'in son çırpınışları geldi gözümün önüne, üzüldüm hem de çok.
Bir ben uyumadım, kaç leylim bahar dizelerindeki Leyli'nin hasretinden prangalar eskitmek öyle kolay degildi elbette..

Ahmed Arif'i bir cümleyle anlatmak gerekirse o, mektuplarından birinde geçen şu cümleden başkası olamazdı:

İçinde cehennemî uçurumlar olan insan.

her şey kalakaldı suskun..

Sort:  

Sohrap'ın Füruğ'a olan aşkını aklıma getirdi. Adamların yanıp yıkıldığı, ama kadınların ''Ben hiç sevilmedim ki.'' diyebildiği dünyalarda hayat çok tatsız...

evet bir de öyleleri var:/
hayat gerçekten de bazen çok tatsız..

Congratulations! This post has been upvoted from the communal account, @minnowsupport, by sudefteri from the Minnow Support Project. It's a witness project run by aggroed, ausbitbank, teamsteem, someguy123, neoxian, followbtcnews, and netuoso. The goal is to help Steemit grow by supporting Minnows. Please find us at the Peace, Abundance, and Liberty Network (PALnet) Discord Channel. It's a completely public and open space to all members of the Steemit community who voluntarily choose to be there.

If you would like to delegate to the Minnow Support Project you can do so by clicking on the following links: 50SP, 100SP, 250SP, 500SP, 1000SP, 5000SP.
Be sure to leave at least 50SP undelegated on your account.

Tutamamışsın kendini ve Leyla'yı gömmüşsün 😀
Ama haklısın ne diyebiliriz ki. Belki de Ahmed Arif bu konuda bir acı çekmiyordu ama bir şekilde Leyla ona böylesi bir ilham kaynağıydı (Leylayı aklama çabası gibi durdu bu 😬) ve bu ilhamı kaybetmemek için bu karşılıksız aşkı içinde büyütmeyi seçti. 🙇

tekrar okudum da az bile yapmışım ohh canıma değsin:D
( kendimi kötü kalpli görümcek gibi hissettim şimdi🙅‍♀️)

acı bir ilham kaynağıydı ama karşı taraf da bundan ziyâdesiyle memnundu, istemem yan cebime koy gibi bişi.. neyse daha fazla çirkinleşmeyim🤷‍♀️

😂😂👍

Mektuplarını, gerçekten yaşadığı durumu hayal ederek okuyanlar, şiirlerine de bambaşka bir ruh hâliyle bakacaklardır. Biraz yaralı, biraz gururlu kalbini hatıra getirerek..

Ne güzel cümlelerle anlatmış ve tercüman olmuşsun duygulara, okurken kitabı yaşamışsın kah kızmış kah sevmişsin,

Harika olmuş yine tatlım emeğine yüreğine sağlık böyle güzel yazanlara imreniyorum 🤗

çok sağol canım🤗
izlediklerimi, okuduklarımı fazlasıyla içselleştiriyorum galiba ve bu yüzden de bazen ruh gibi dolanıyorum ortada..

ayrıca sen de çok güzel yazıyorsun😗💕

This post has received a 5.76% upvote from thanks to: @sudefteri.
For more information, click here!!!!
Send minimum 0.010 SBD|STEEM to bid for votes.


Do you know, you can also earn daily passive income simply by delegating your Steem Power to @minnowhelper by clicking following links: 10SP, 100SP, 500SP, 1000SP or Another amount


Bu yazı Curation Collective Discord Sunucusunda küratörlere önerilmiş ve manuel inceleme sonrasında @c-squared topluluk hesabından oy ve resteem almıştır.
This post was shared in the #turkish-curation channel in the Curation Collective Discord community for curators, and upvoted and resteemed by the @c-squared community account after manual review.
@c-squared runs a community witness. Please consider using one of your witness votes on us here

teşekkür ederim..🙏

Congratulations @sudefteri! You have completed the following achievement on the Steem blockchain and have been rewarded with new badge(s) :

You made more than 4000 upvotes. Your next target is to reach 5000 upvotes.

Click here to view your Board of Honor
If you no longer want to receive notifications, reply to this comment with the word STOP

Do not miss the last post from @steemitboard:

Saint Nicholas challenge for good boys and girls

Support SteemitBoard's project! Vote for its witness and get one more award!