Tutunmaya bir dal ararken eksik kalan elim yüzünden bu haldeyim birazda var olduğumu bu sebeple sorgulama içinde olmalıyım.
Nedensiz bir baş ağrısı ile uyandım bu gece. Saat gece yarısını geçeli tam on üç dakika geçmiş, yatağın bir tarafı hafif Ilık, beynim ise oto kontrol kaybetme noktasını çoktan ücretsiz bir şekilde geçmişti. Nasıl derler; hız sınırı almak yada cezalı bir şekilde çizgiyi aşmak. Zaten, en sevdiğim aktivite olarak kayıt edin sınırı geçmek eylemini. Kalkıp, bir bardak su içip enerjimi kaybolan dakikalar arasında sorgulamaktan vazgeçip, işime yoğunlaştım. Bugün, ekstradan baktığım bir hastanın sorunu aklımın süzgecinden geçerken zorlandım bunu nasıl yapabildi? Sadece ama sadece onu insan yönüyle ele aldığımda, birşeyleri yerli yerine koymakta zorluk çekiyordum. Henüz delirmiş, aklının dehasını kaybetmiş bir insan değilken, bu suça ortak olmanın azabını nasıl taşıyordu üzerinde? Tıpkı kusursuz bir takım gibi görünüyordu yaptığı eylem. Ona, kusursuzluğun yeni objesi mi desem? Herhangi bir ayrıntıdan çıka gelmiş gibi değilde, tüm ayrıntıların sularını içmiş , tüm eksikliği var oluşundan edinmiş , dolu dopdolu, eksiksiz bir hayattan bir sahneye merhaba diyen, orta kulvardan merhaba diyen izleyenlerine öyle bir insan.