İnsanların kurduğu sistem o kadar kötü ki;
Çalışmazsan borçlanıyorsun, yaşamın kısıtlanıyor. Çalışınca da bir şeyler alıp, yatırım yapmazsan, kazandığın para değerini kaybedip, yok oluyor. Hatta bir şeyler almayıp, maddi yönden ilerlemezsen, etrafındaki insanların sana saygıları azalıyor. Özellikle Türkiye'de bir konu var, yaya geçitlerinde hep insanlar bekliyor, arabalar geçiyor :(
Ama Yaradanın kurduğu sistem o kadar güzel ki;
Sen çalıştıkça, çabaladıkça, bir yerlerden bir şekilde sana karşılığı geliyor. E zaten bu dünyaya kazık çakmayacaksın, her şeyi satın almana gerek de yok. Seni aç ve açıkta bırakmadan yaşatıyor bu dünyada.
Biz insanlar olarak hem kendimizi, gereğinden fazlasını almamaya yönelik eğitmeliyiz. Fakat bir görevimiz daha var. Gereğinden çok fazlasını almış ve başkalarının haklarını yiyenlere de karşı çıkmalıyız.
Sorun şu ki her iki durumu da yani varlıklı ya da fakir olma durumunu Yaratan yapıyor, ya da en azından göz yumuyor. O'nun iyi olduğunu ve mükemmel olduğunu düşünüyorsak bunu böyle yaratmasının bir sebebi olmalı, ve insan ne yapıp yapıp bu sebebi bulmalı, yoksa nihayetinde Yaratan'a hak vermek şöyle dursun kendimizi O'nu suçlarken buluruz.
Değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim.
Benim çözümüm "Komşunu kendin gibi sev!" davranışını sosyal medyaya resmen bombardıman etmek. Çünkü marka reklamı satış pazarlama için yapılanları taklit edip, insanların nasıl iyi olduklarını yayabiliriz. Böylece az da olsa bir güven oluşur, hatta bir şey satarken falan yanında iyiliğin de reklamı yapılsa ne güzel olur. İyilik moda bile olabilir instagramda falan. :)